içinde kulak kelimesi geçen deyimler ne demek?

  1. Kulak asmak: İşaret etmek veya uyarıda bulunmak amacıyla birinin kulak çevresine bir şey asmak.
  2. Kulak dolgunluğu: Kulakta sıkıntı veya tıkanıklık hissi.
  3. Kulak kabartmak: Dikkatli bir şekilde dinlemek için kulağını yukarı kaldırmak.
  4. Kulak çekiştirmek: Uyarılmak, azarlanmak veya cezalandırılmak için kulak çekmek.
  5. Elde kulakta: Acele ve plansızca yapılan bir işi ifade eden bir deyimdir.
  6. Kulakları çınlamak: Düşünmeden konuşup birisinin söylediği şeyin gerçekleşmesine sebep olmak bakımından utanç duyduğu bir durum için kullanılan deyim.
  7. Kulak arkası etmek: Uyarılara kulak asmamak, dikkate almamak.
  8. Kulaktan dolma bilgi: Tam olarak kendi gözlem ve araştırmasına dayanmayan yanlış veya eksik bilgidir.